Değerli Dostlar;
Turizm ülkemizde orta gelir sınıfının yükselmesi ile önemi giderek artan bir sektör haline geldi. Bireylerin elde ettiği gelir arttıkça refah seviyesi yükseldi. Bununla birlikte daha fazla dışarıda yemek yeme, birden fazla tatile çıkma alışkanlıkları oluştu. Bu değişim kuşkusuz Turizm sektörüne pozitif katkı sağladı ve artan rağbet sektöre bir farkındalık getirdi.
Turizm ülkemizde orta gelir sınıfının yükselmesi ile önemi giderek artan bir sektör haline geldi. Bireylerin elde ettiği gelir arttıkça refah seviyesi yükseldi. Bununla birlikte daha fazla dışarıda yemek yeme, birden fazla tatile çıkma alışkanlıkları oluştu. Bu değişim kuşkusuz Turizm sektörüne pozitif katkı sağladı ve artan rağbet sektöre bir farkındalık getirdi.
Bu
değişimle birlikte şehirlerimiz gerek Kalkınma Ajanslarının etkisi gerekse de Valiliklerin öncülüğü ile turizm pastasından daha fazla pay alma çabası içerisine
girdi. Hemen her şehrin yöneticileri turizmi bacasız sanayi görerek bu alanda
yapılan projelerin sayısını ve kalitesini arttırdılar. Deniz turizminin
hava şartlarına aşırı bağımlı olması ve tatilcilerin değişen tatil algıları
alternatif olarak Kültür turizmini ön plana çıkardı. Kültür
turizmi sektörünün zayıf karnı elde ettiği gelirin düşük olması. Gelen turist günü
birlik gelip konaklamadan şehirden ayrılıyor ve şehre yaptığı katkı
beklentilerin altında kalıyor. Bu noktada kültür turizminde iddialı olmak
isteyen şehirlerin, ürün çeşitlendirme konusu üzerinde fazlaca düşünmeleri gerekiyor.
Kültür Turizmi Denince Akla Gelen ilk Yer : Safranbolu
Kültür Turizmi Denince Akla Gelen ilk Yer : Safranbolu
Şimdi gelin ülkemizin Dünya Miras’lar listesinde yer alan tarihi evleri ile ünlü Safranbolu’da bu çeşitlendirme çalışmalarına güzel bir örnek olan Safranbolu Kristal Cam Teras’ın hikayesine bakalım.
Tarihte
Paplogonya olarak adlandırılan Safranbolu, Osmanlı Mimarisine sahip tarihi
evleri, cinci hanı, ince kaya su kemeri, yemeniciler arastası, ile görülmeye
değer. Tarihi
evleri ile kültür turizminin önemli aktörlerinden olan Safranbolu, Karabük ilinin
en gelişmiş ilçesi ve Ankara'ya
220 km, İstanbul'a 412 Km mesafede. Her iki şehre olan yakınlığı ile
hafta sonu ve kısa tatil aralıklarında tercih edilen turistik bir ilçe.
Safranbolu’ya
gelen turistler, tarihi doku içerisinde geçmişe yolculuk ederek Osmanlı
Kültürünü derinden hissediyor. Bu ilk etapta bir hayret, şaşkınlık meydana getirerek
Safranbolu’ya kendilerini hayran bırakıyor ancak 3-5 saatlik gezi sonrası o hava
dağılarak bir sıkılma hali oluyor. Sıkılan turistlerin çoğunluğu yarım gün
kalıp ya Amasra, Bartın gibi deniz kıyısı yerlere geçiyor ya da günü birlik geri
dönüyorlar. Bunun sebebi gezilebilecek yerlerinin birbirine yakın olması ve
sunulan ürün ve hizmetlerin sadece tarihi güzellikler ile sınırlı kalması. Bu yüzden
yerli, yabancı turistler ve tur şirketleri Safranbolu’yu günü birlik bir
destinasyon alanı olarak görüyorlar. Bu
durum Safranbolu’nun turizmden beklediği geliri alamaması anlamına de geliyor
kuşkusuz.
Safranbolu
turizminde çeşitliliği artırmak amacıyla Karabük Valiliği, Tokatlı Kanyonu
üzerinde yerden 80 metre yükseklikte ve 11 metre genişliğinde yapılan, 75 ton
ağırlığı taşıyabilen Kristal Cam Teras inşa edilmesi
çalışmalarına ön ayak olmuş. Roketatar mermisiyle dahi kırılmayan cam seyir
terası, yaklaşık 400 kişiyi taşıma kapasitesine sahip. Teras eşsiz Tokatlı
Kanyonu manzarasını turistlere sunuyor. Ülkemizde örneği bulunmayan cam terasın sadece Amerika’da
bir örneği varmış.
Safranbolu kristal Cam Terasın inşası ile Tokatlı Kanyonu ve ince
kaya su kemeri Safranbolu’da mutlaka görülecek yerler arasına girerek ürün çeşitlendirmesi
yapılmış. Şehir merkezine oldukça yakın olan cam terasta ücretlerde oldukça
makul tutulmuş, çay 2 TL, giriş 3 TL, muska böreği 6 TL otopark ücreti 1 TL. Gidip görmeyen var ise mutlaka gidip tokatlı kanyonu manzarasında bir çay içmesini tavsiye ederim. (Fiyatlar artmış olabilir malum ekonomik dengeler)
Kristal Cam
teras ile Safranbolu’ya gelen turistlerin şehirde kalma sürelerinde artış
sağlanmış ve Safranbolu sadece tarihi evleri ile değil doğal güzelliklerinin ön
plana çıkarılması ile de güçlü bir turizm seçeneği haline geldiğini söyleyebiliriz. Bu
projenin hayata geçmesinde emeği olan herkese sonsuz teşekkürler.
Son olarak Safranbolu'da konaklamak isteyen tatilcilere bölgedeki oteller hakkında kısa bilgiler verelim. Oteller genel itibariyle butik otel konsepttinde ve düşük kapasiteli. Daha çok bir pansiyon havası uyandırıyor. Buna karşın tarihi doku içerisinde (Eski çarşı) tarihi konaklar oteller konaklamak için biçilmiş kaftan. Sıra dışı tarih kokan bir gece yaşamak isterseniz Safranbolu'da en azından bir gece konaklamanızı tavsiye ederiz. Hazır Safranbolu'ya gelmişken Cumhuriyet kenti Karabük'e de uğrayabilirsiniz.
Son olarak Safranbolu'da konaklamak isteyen tatilcilere bölgedeki oteller hakkında kısa bilgiler verelim. Oteller genel itibariyle butik otel konsepttinde ve düşük kapasiteli. Daha çok bir pansiyon havası uyandırıyor. Buna karşın tarihi doku içerisinde (Eski çarşı) tarihi konaklar oteller konaklamak için biçilmiş kaftan. Sıra dışı tarih kokan bir gece yaşamak isterseniz Safranbolu'da en azından bir gece konaklamanızı tavsiye ederiz. Hazır Safranbolu'ya gelmişken Cumhuriyet kenti Karabük'e de uğrayabilirsiniz.
Değerli Okuyucumuz;
Yorum kısmına izlenimlerinizi paylaşırsanız memnun oluruz.
Yorumlar